Osmaniye - Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Osmaniye İl Başkanı Adem Yücel, laiklik ilkesinin Anayasa’ya eklenişinin 88. yılı dolayısıyla dikkat çekici bir basın açıklaması yaptı. Yücel, laikliğin Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş ve demokratik yapısının teminatı olduğunu vurgulayarak, bu temel ilkenin her geçen gün daha fazla aşındırılmaya çalışıldığına dikkat çekti.
Laikliğin Önemi ve Mevcut Durum
5 Şubat 1937'de Anayasa'ya eklenen laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin modern ve demokratik yapısının güvencesi oldu. Ancak, aradan geçen 88 yılın ardından, bu temel ilkenin her geçen gün daha fazla aşındırıldığını söyleyen Yücel, laikliğin kamusal alandan dışlanmak ve devlet kurumlarından silinmek istendiğini belirtti. Devlet yöneticilerinin dini referanslarla konuştuğunu ve tarikat ile cemaatlerin yapılandığını ifade eden Yücel, hukukun ve yönetimin esaslarının inanç temelli yaklaşımlarla belirlendiğini öne sürdü.
AKP İktidarında Gerici Kuşatma
Adem Yücel, AKP iktidarı boyunca cemaat ve tarikatların kamu kaynaklarıyla beslendiğini ve devletin en kritik kurumlarının bu yapıların etkisi altına girdiğini dile getirdi. Eğitimden sağlığa, yargıdan güvenliğe kadar her alanda bu gerici kuşatmanın derinleştiğini belirten Yücel, laik eğitim sisteminin yerini tarikat ve cemaatlerin içerikleri belirleyebildiği bir sisteme bıraktığını savundu.
Toplumsal Yaşam ve Laiklik
Laikliğe yönelik saldırıların yalnızca bir yönetim anlayışının sonucu olmadığını, aynı zamanda toplumsal yaşamı şekillendirme çabasının bir yansıması olduğunu vurgulayan Yücel, kadın hakları, hukuk devleti, bireysel özgürlükler ve bilimsel eğitim gibi kazanımların laikliğin zayıflatılmasıyla yok edilmek istendiğini ifade etti. Türkiye Cumhuriyeti’ni dini esaslara göre yönetmeye heveslenenlerin Cumhuriyet değerlerini geriletmeye çalıştığını söyledi.
Laikliğin Anlamı ve Önemi
Yücel, laikliğin sadece devlet ile din işlerinin ayrılması olmadığını, aynı zamanda inanç özgürlüğünün, bireyin vicdan hürriyetinin, kadın-erkek eşitliğinin ve toplumun çağdaş normlarla yönetilmesinin güvencesi olduğunu belirtti. Laiklik olmadan demokrasiden, hukuk devletinden ve özgürlükten söz edilemeyeceğini vurguladı.
Mücadele Devam Edecek
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak, laikliğin ve onun sağladığı özgürlüklerin sonuna kadar savunucusu olmaya devam edeceklerini söyleyen Yücel, laikliğin Türkiye Cumhuriyeti’nin temel harcı olduğunu ve bu harcı sökmeye çalışanlara karşı mücadelelerinin süreceğini ifade etti.
Atatürk ve Cumhuriyet Kurucularına Saygı
Laikliğin Anayasa'ya girişinin 88. yıldönümünde, Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetin tüm kurucu kadrolarını saygıyla anan Yücel, laik ve çağdaş bir Türkiye için mücadelelerini kararlılıkla sürdüreceklerini bir kez daha ilan etti.