Adana’nın Kozan ilçesi dün gece anlamlı bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Bir müzik öğretmeninin girişimiyle bir araya gelen farklı meslek gruplarından 25 kişilik gönüllü koro, Kozan Belediyesi Sinema Salonu’nda düzenlenen gece konserinde sahneye çıktı. Kimi ev hanımıydı, kimi kebapçı; kimisi öğretmen ya da doktor... Hepsini bir araya getiren ortak nokta ise müziğe duydukları sevgi oldu.
Türk halk müziğinden 90’ların sevilen eserlerine uzanan repertuvarlarıyla salonu dolduran müzikseverlere keyifli bir gece yaşatan koro, uzun süre ayakta alkışlandı. Konsere katılanlar arasında Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, sivil toplum temsilcileri ve çok sayıda davetli de yer aldı.
“Sesi olan değil, yüreğiyle söyleyen herkesi bekledik”
Koronun kurucusu ve şefi Müzik Öğretmeni Muzaffer Atıcı, 5 yıl önce ilçeye atandığında sanatla iç içe bir topluluk hayal ettiğini belirtti. “Sanatın gelişmesi için ‘ben de söylerim’ diyen herkese kapımızı açtık” diyen Atıcı, şöyle devam etti:
“Sesi çok güzel olanlar zaten şarkı söyleyebiliyor ama biz sahnede yer almak isteyen, içinde müzik sevgisi taşıyan herkesi bu ailenin parçası yaptık. Doktor da var, kebapçı da, ev hanımı da... Bu birliktelik Kozan için örnek bir adım.”
Esnaf da sahnede, ev hanımı da
Koroda yer alan isimler arasında züccaciye esnafı Sare Beyazgül, arkadaşlarının teşvikiyle katıldığını söyleyerek müziğin birleştirici gücüne dikkat çekti. Butik işletmecisi Öznur Taş ise ilk kez sahneye çıkmanın verdiği heyecanı gizleyemedi.
Kebapçı Kemal Erdem, sanata duyduğu sevgiyi dile getirerek koroda olmanın kendisi için gurur verici olduğunu ifade etti. Öğretmen Tahsin Bahçıvan ise sanatın toplum için taşıdığı değeri vurgulayarak bu tür etkinliklerin artırılması gerektiğini belirtti.
Sanat gecesinde farklı mesleklerden tek ses
Koroya katılan Doktor Enver Tuncer, mesleki yoğunluk arasında sanata zaman ayırmanın kendisi için nefes alma alanı yarattığını ifade etti. Ev hanımları ise sahne deneyimini “gurur verici” ve “umut verici” sözleriyle tanımladı.
Katılımcılar, gece boyunca hem şarkı söyledi hem de birbirinden farklı hayatlara sahip insanlarla müzik üzerinden güçlü bir bağ kurdu. Kapanışta yapılan ortak temennide ise tek bir dilek vardı: “Bu gece son olmasın.”
