Antalya’da intihar girişimi sırasında yaşanan bir olay, kamuoyunda hem vicdani hem de hukuki yönleriyle tartışma yarattı. Köprüde yaşamına son vermek isteyen bir kadın, polis ekiplerinin zamanında müdahalesiyle ölümün eşiğinden döndü. Ancak asıl dikkat çeken, kurtarma çalışmaları sürerken kalabalık içinden yükselen sözler oldu. Bir kişinin, intihar teşebbüsünde bulunan kadına yönelik sarf ettiği ifadeler, olayın seyrini ve yankılarını değiştirdi. Sosyal medyada da geniş tepki toplayan bu sözler üzerine şahıs gözaltına alındı. Sürecin adli boyutu ise kısa sürede şekillendi ve savcılık kararıyla farklı bir aşamaya taşındı.
Köprüde dakikalarca süren kritik müdahale
Antalya’da intihar girişimi 25 Aralık günü saat 20.00 sıralarında Manavgat ilçesinde bulunan Otogar Kavşağı üst geçidinde yaşandı. G.Y. isimli kadın, viyadüğe çıkarak hayatına son verme girişiminde bulundu. Durumun bildirilmesi üzerine bölgeye hızla polis ekipleri sevk edildi. Manavgat Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, hem trafiği kontrol altına aldı hem de kadını ikna etmek için uzun süre çaba gösterdi. Dakikalar ilerledikçe risk artarken, polislerin sakin ve kararlı yaklaşımı sonuç verdi. Yapılan ani ve kontrollü müdahale sayesinde G.Y. güvenli alana alındı. O anlar çevrede toplanan vatandaşlar tarafından da endişeyle izlendi. Polis ekiplerinin müdahalesi, olası bir faciayı son anda önledi.
Kalabalıktan yükselen sözler tepkilerin odağı oldu
Kadının kurtarılmasının hemen ardından, köprü altında toplanan kalabalık içerisinden gelen bir ses ortamı gerdi. O.G. olduğu belirlenen bir kişi, G.Y.’ye yönelik “Yazıklar olsun senin gibi kadına, ben olsam şimdiye atlamıştım oradan” şeklinde ifadeler kullandı. Bu sözler çevrede bulunanların tepkisini çekerken, olayın görüntüleri ve anlatımları kısa sürede yayıldı. Antalya’da intihar girişimi gibi hassas bir olayda sarf edilen bu cümleler, toplumsal duyarlılık ve bireysel sorumluluk konularını yeniden gündeme taşıdı. Emniyet birimleri de söz konusu ifadeleri ciddiyetle ele aldı. Olay yerindeki tespitlerin ardından şahsın kimliği belirlendi ve adli sürecin başlatılması için gerekli adımlar atıldı.
Gözaltı, adli süreç ve serbest bırakılma kararı
Olay sonrası O.G., nöbetçi cumhuriyet savcısının talimatıyla Asayiş Büro Amirliği ekiplerince gözaltına alındı. Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemler sırasında, şahsın söylemlerinin “intihara yönlendirme ve teşvik” kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği üzerinde duruldu. Antalya’da intihar girişimi sonrası yürütülen bu süreçte, hukuki sınırlar ve ifade özgürlüğü tartışmaları da gündeme geldi. O.G., işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Cumhuriyet savcılığında yapılan değerlendirme sonucunda, şahıs hakkında adli kontrol ya da tutuklama uygulanmadan serbest bırakılmasına karar verildi. Karar, kamuoyunda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olurken, benzer olaylarda toplumsal duyarlılığın önemi bir kez daha hatırlatıldı.