Çok sayıda işletmeden numune alınırken, denetim ve incelemelerin kapsamlı şekilde sürdüğü bildirildi.
Rize Ziraat Odası Başkanı Bünyamin Arslan, özellikle kafe ve restoranlarda boyalı çay kullanımının yaygın olduğuna dikkat çekerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Arslan, “Türkiye’de restoranların yüzde 60-70’inde boyalı çay kullanıldığını gözlemliyoruz” dedi.
“Çay Atıkları Boya Katılarak Yeniden Piyasaya Sürülüyor”
Arslan, Doğu Karadeniz’de üretilen çayların atıklarının granül hale getirilip gıda boyası eklenerek yeniden piyasaya sürüldüğünü öne sürdü. Bu ürünlerin özellikle poşet çay şeklinde zincir kafe ve restoranlara satıldığını belirten Arslan, şu ifadeleri kullandı:
“Çay tarımı 205 bin üreticisi olan, yaklaşık 1 milyon aileyi ilgilendiren çok önemli bir sektördür. Sudan sonra en çok tükettiğimiz içecek çaydır. Ancak maalesef zincir kafeler ve restoranlarda boyalı çay kullanımı yaygın. Bu çaylar, çay atıklarının granül haline getirilip boya katılmasıyla elde ediliyor. Poşet çaylarda sunulduğu için gözle fark edilmesi zor ve çoğu zaman denetimden kaçabiliyor.”
“Yıllık Tüketimin Yüzde 35’i Boyalı Çay”
Türkiye’nin yıllık kuru çay tüketiminin yaklaşık 240 bin ton olduğunu hatırlatan Arslan, bunun yüzde 35’inin boyalı çaylardan oluştuğunu iddia etti. Boyalı çayın uzun süre demli görünmesi ve su eklendikçe rengini kaybetmemesi nedeniyle işletmeler tarafından tercih edildiğini ifade eden Arslan, ekonomik boyutuna da dikkat çekti:
“Kaliteli bir Rize çayının kilosu 280-300 TL civarında. Bu çaydan yaklaşık 300 bardak çay çıkarken, boyalı çaydan binlerce bardak elde edilebiliyor. Her su kattığınızda yine dem veriyor. Bu da işletmeler için ciddi bir haksız kazanç anlamına geliyor.”
Sağlık ve Üretici İçin Büyük Risk
Boyalı çayın hem insan sağlığı hem de çay üreticileri açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Arslan, merdiven altı üretime dikkat çekti. Rize dışındaki bazı illerde, kaynağı belirsiz çaylarla harmanlanan ürünlerin paketlenerek piyasaya sürüldüğünü belirten Arslan, “Bu durum artık başlı başına bir sektör haline gelmiş durumda” dedi.
Bazı markaların üretim yerlerini açıklamaktan kaçındığını da dile getiren Arslan, “Rize çayıyla hiçbir ilgisi olmayan kişiler, Rize’den temin edilen atıklarla başka illerde paketleme yaparak çay piyasasında önemli bir alanı işgal etmiş durumda” ifadelerini kullandı.