Hatay’da vinç sektöründe hizmet veren Kamil Yücel, kızının “Baba bizim neden pembe vincimiz yok?” sözlerinden ilham alarak işine bambaşka bir yön verdi. Yücel’in yıllar önce yeşil ve beyaz tonlarla başladığı vinç serisi, bugün pembe, mor, siyah ve gri renkleriyle dikkat çeken bir filoya dönüşmüş durumda. Antakya’nın yeniden ayağa kaldırıldığı bu süreçte, şantiyelere renk katan vinçler hem çalışanların ilgisini çekiyor hem de bölgeye bir nebze de olsa moral veriyor. Yücel, insanların bu renkli araçlarla karşılaştığında gülümsediğini, bu tepkinin kendisi için en büyük motivasyon olduğunu söylüyor.
Pembe vincin hikâyesi: Bir çocuğun masum isteği
Kamil Yücel’in renkli vinç fikri, aslında kızının basit bir sorusuyla başladı. Yücel, Konya’da başladığı mesleğini deprem sonrası Antakya’da sürdürürken sadece gri ve beyaz tonlarına alışık olan sektöre biraz canlılık katmak istedi. Kızının pembe vinç talebi ise bu değişimin dönüm noktası oldu. İlk pembe vinç sahaya çıktığında hem şantiye çalışanları hem de çevrede bulunan kadınlar aracı ilgiyle karşıladı. Yücel, özellikle pembe vincin fotoğraf çektirmek isteyenlerin gözdesi olduğunu dile getiriyor.
“Pembe vinç gelsin” talepleri arttı
Renkli vinçler kısa sürede müşterilerin de dikkatini çekti. Yücel, artık telefonların çoğunda “Pembe vinç gelebilir mi?”, “Mor vinç müsait mi?” gibi talepler geldiğini söylüyor. İnşaat sektöründe alışılmışın dışına çıkan bu uygulama, hem marka bilinirliğini artırıyor hem de şirketin sempatik bir imaj kazanmasını sağlıyor. Yücel, insanların renklere olan ilgisinin işlerine beklemediği kadar katkı sunduğunu vurguluyor.
Deprem bölgesinde moral kaynağı oldular
Hatay’da depremin yarattığı büyük yıkımın ardından başlayan inşa süreci, çoğu zaman ağır ve yorucu bir atmosfer barındırıyor. Bu nedenle Yücel, rengarenk vinçlerin şantiyelerde küçük ama önemli bir moral etkisi yarattığını düşünüyor. Pembe, mor ve siyah vinçlerin sahaya girdiği anlarda çalışanların yüzünde beliren tebessüm, onun için bu yeniliğin en değerli karşılıklarından biri olmuş. “Biraz olsun insanların yüzünü güldürebiliyorsak bu bize yetiyor” diyor.



