Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in de katıldığı “eğitim değerlendirme toplantısı”, katılımcı profili nedeniyle kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Eğitim-İş Sendikası Osmaniye İl Başkanı Adem Yücel, toplantının eğitimin sorunlarını değerlendirmekten uzaklaştığını belirterek, öğretmenler ve sendikalar dışlanırken siyasi parti temsilcilerinin masaya oturtulmasını sert sözlerle eleştirdi.
“Eğitimin Asıl Sahipleri Kapı Dışarı Edildi”
Eğitim-İş tarafından yapılan yazılı açıklamada, devletin resmî kurumlarında gerçekleştirilen bir toplantıda eğitimin gerçek özneleri olan öğretmenlerin, yetkili sendikaların ve ilgili organların dışlandığı vurgulandı. Açıklamada, ilin eğitim sorunlarının ele alındığı iddia edilen toplantıda, masanın asıl sahiplerinin yer almadığına dikkat çekildi.
Toplantıya AKP Osmaniye İl Başkanı Mehmet Sadi Binboğa ile MHP Osmaniye İl Başkanı Yusuf Çomu’nun katılması eleştirilerin odağı oldu. Eğitim-İş, bu tabloya ilişkin olarak, “Burası İl Milli Eğitim Müdürlüğü mü, yoksa iktidar partilerinin il başkanlığı mı?” sorusunu yöneltti.
“Bu Bir Eğitim Değil, Siyasi Talimat Toplantısıdır”
Eğitim-İş Osmaniye İl Başkanı Adem Yücel, eğitimin sorunlarını birebir yaşayan öğretmenlerin yok sayıldığı bir toplantının “değerlendirme” olarak adlandırılamayacağını belirtti. Yücel, “Tebeşir tozu yutan, sınıflarda emek veren eğitim emekçilerinin dışlandığı bir toplantı, olsa olsa siyasi talimat alma toplantısıdır” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, siyasi parti temsilcilerinin eğitim bürokrasisi içinde yer almasının devlet hiyerarşisiyle bağdaşmadığı, bu durumun liyakat ilkesini açıkça zedelediği savunuldu.
Osmaniye’de Norm Fazlası Öğretmen Tablosu
Eğitim-İş’in açıklamasında Osmaniye’deki öğretmen sayıları da kamuoyuyla paylaşıldı. İl genelinde 8 bin 840 kadrolu öğretmenin görev yaptığı, buna karşılık 791 öğretmenin norm fazlası konumunda bulunduğu belirtildi. Bu tablonun, Osmaniye’deki eğitim emekçilerinin yaklaşık yüzde 10’unun güvencesizlik ve belirsizlik içinde çalıştığını ortaya koyduğu ifade edildi.
Yücel, böylesine yakıcı sorunlar ortadayken öğretmenlerin ve sendikaların eğitim değerlendirme toplantılarının dışında bırakılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
“Bu Bir Planlama Hatası Değil, Yönetim Krizidir”
Eğitim-İş, norm fazlalığı ve güvencesiz istihdamın basit bir matematik ya da planlama hatası olmadığını savundu. Açıklamada, yaşanan tablonun bilinçli tercihler sonucu ortaya çıktığı ve derin bir yönetim zafiyetine işaret ettiği ifade edildi.
Bu sorunlara çözüm üretmesi gerekenlerin, çözüm önerileri sunabilecek sendikaları dışlayarak siyasi parti temsilcileriyle “aile fotoğrafı” vermesinin kabul edilemez olduğu belirtildi.
“Eğitim Masası Siyasi Vitrine Dönüştürüldü”
Eğitim-İş’e göre, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği bu toplantı bir eğitim değerlendirmesi olmaktan çıkmış, adeta iktidar ortaklarının il düzeyindeki siyasi toplantısına dönüşmüştür. Açıklamada, eğitimin sorunlarının siyasi partilerin değil, sınıflarda ve okullarda emek veren öğretmenlerin söz ve görüşleriyle ele alınması gerektiği vurgulandı.
“Okullar Parti Binaları Değildir”
Açıklamada sert ifadeler de yer aldı. Eğitimin siyasi iktidarın ve onun yerel temsilcilerinin ideolojik arka bahçesi olmadığı belirtilerek, “Okullar parti binaları değildir” denildi. Eğitimdeki sorunların siyasi parti il başkanlarıyla çay içerek değil, eğitim emekçilerinin örgütlü gücü ve bilimsel, kamucu planlamayla çözülebileceği kaydedildi.
Eğitim-İş’ten Mücadele Vurgusu
Eğitim-İş Sendikası Osmaniye İl Başkanı Adem Yücel, sendikaları dışlayan ve eğitimi siyasi vitrine çeviren hiçbir anlayışın eğitimin sorunlarına çözüm üretemeyeceğini söyledi. Yücel, sözleşmeli istihdam, liyakatsiz ve partizan atamalar ile kamusal eğitimin siyasal çıkarlar doğrultusunda tasfiye edilmesine karşı mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.
Açıklama, “Okullarımızı da çocuklarımızı da meslek onurumuzu da iktidar ortaklarının politikalarına teslim etmeyeceğiz. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın Eğitim-İş” sözleriyle sona erdi.
