Antalya

Rize Kar Altında Titrerken, Alanya'da Deniz Sezonu

Kasım ayının son demlerindeyiz. Türkiye'nin dört bir yanı ayazla, kimisi karla boğuşurken, Alanya bambaşka bir dünyanın kapılarını aralıyor.

Sabahın erken saatleri... Güneş, Akdeniz'in pırıl pırıl suları üzerine altın rengi ışıklarını serpiştirirken, Kleopatra Plajı'nda tatlı bir hareketlilik başlıyor. Bir yanda kendini masmavi sulara bırakanlar, kışa inat serinlemenin keyfini çıkarıyor. Diğer yanda, uzun bir aradan sonra güneşle buluşmanın mutluluğunu yaşayanlar, kumlara uzanmış, Ege'nin ılık meltemiyle dinleniyor. Çocuk sesleri, martı çığlıklarına karışıyor; denizin kokusu havayı sarıyor. Kimi oltasını atmış, sessizce denizin sunduğu bereketi bekliyor; kimi sevdikleriyle uzun yürüyüşlere çıkmış, anı biriktiriyor. Sanki dünya, bu küçük sahil kasabasında durmuş, sadece anın güzelliğine teslim olmuş.

Rize'den Gelen Sıcak Bir Davet: "Atla Gel, Deniz Sezonu Başladı!"


Bu manzarayı daha da özel kılan bir hikaye var, Rize'nin karlı dağlarından çıkıp gelmiş Ömer Altay amcanın hikayesi... 71 yaşındaki Ömer amca, Rize'nin Çamlıhemşin yaylalarında 20 santim karla mücadele ederken, yeğeni Ender Hancı'dan gelen bir telefonla kendini bir anda Alanya'nın sıcacık kumlarında bulmuş. Gözlerindeki ışıltı, sözlerine yansıyor:

"Bugün 23 Kasım Pazar. Rize'nin Çamlıhemşin dağlarında 20 santim kar var, biz donuyoruz orada! Ama burası... Burası cennet gibi yeğenim. Alanya'nın o meşhur Kleopatra Plajı'nda deniz de, hava da bir başka güzel. Vallahi herkesi bekliyorum buraya, kaçırmayın bu güzelliği! Şu an ben de yeğenimle birlikte denize gireceğim."

Yeğen Ender Hancı'nın gülümseyerek anlattığı gibi, bu davet adeta bir "kış kaçışı" olmuş:

"Amcaya bir telefon açtım, 'Amca' dedim, 'orada kar var, ağaç yakıyoruz. Biletini alıyorum, atla gel!' Rize'nin o meşhur Kotençürü yaylasından kalkıp geldi. Bizim deniz sezonumuz aslında şimdi başlıyor. Özellikle kışın o güneşi gördüğünde, kendini Akdeniz'in serin sularına bırakacaksın; işte hayat bu!"