Yılbaşı sofraları çoğu zaman bolluk, çeşitlilik ve uzun süren sohbetlerle özdeşleşiyor. Hindi, mezeler, tatlılar, kuruyemişler ve içecekler derken kontrolsüz tüketim riski de beraberinde geliyor. Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, yılbaşı gecesinin “kaçamak günü” olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Tek bir akşam yemeğinin tüm yılın emeğini boşa çıkarmayacağını vurgulayan Ertuğ, aşırıya kaçmanın ise şişkinlik, hazımsızlık ve ertesi sabah yorgunluk gibi sorunlara yol açabileceğini söylüyor. Küçük ama etkili beslenme tercihleriyle hem sofranın keyfini çıkarmanın hem de yeni yıla daha iyi hissetmenin mümkün olduğunu belirtiyor.
31 Aralık’ta En Büyük Hata: Günü Aç Geçirmek
Yılbaşı akşamında daha az yemek için gün boyu aç kalmanın yaygın ama yanlış bir alışkanlık olduğunu belirten Dyt. Berna Ertuğ, bunun akşam saatlerinde kontrolsüz yeme riskini artırdığını söylüyor. 31 Aralık sabahına mutlaka kahvaltıyla başlanması, ara öğünlerin atlanmaması büyük önem taşıyor. Öğle yemeğinde ise akşam et tüketileceği düşünülerek sebze ağırlıklı, hafif bir menü tercih edilmesi öneriliyor. Gün içinde dengeli beslenmek, yılbaşı sofrasında porsiyon kontrolünü de kolaylaştırıyor. Böylece ne kendinizi tamamen kısıtlamış oluyorsunuz ne de gecenin coşkusuna kapılıp gereğinden fazla tüketiyorsunuz.
Yılbaşı Sofrasında Dengeyi Korumak Neden Önemli?
Yılbaşı sofralarında asıl riskin açlık değil, sınırsız tüketim alışkanlığı olduğuna dikkat çeken Ertuğ, aşırı yemenin ishal, mide bulantısı, şişkinlik, hazımsızlık ve kan şekeri dalgalanmalarına yol açabileceğini ifade ediyor. Bu noktada “tabak kuralı” öne çıkıyor. Tabağın yarısının sebze ve salata, dörtte birinin protein kaynakları, kalan kısmının ise karbonhidratlardan oluşması otomatik olarak denge sağlıyor. Kırmızı etin kızartma yerine fırın veya ızgarada tercih edilmesi, hindinin ise derisiz tüketilmesi hem kalori hem de yağ alımını azaltıyor. Zeytinyağlı mezeler ise ölçülü tüketildiğinde sofranın en masum seçenekleri arasında yer alıyor.
Yılbaşı Akşamında Pişman Etmeyecek 10 Altın Kural
Dyt. Berna Ertuğ’un önerdiği, yılbaşı sofrasında uygulanabilecek temel kurallar şöyle:
- Tabak kuralını uygulayın: Sebze, protein ve karbonhidrat dengesini koruyun.
- Kırmızı eti ızgara ya da fırında tercih edin.
- Hindiyi derisiz tüketin: Daha az kalori, daha fazla protein.
- Zeytinyağlı mezeleri seçin ama ölçüyü kaçırmayın.
- Tatlıyı paylaşın: Sütlü veya meyveli tatlılara yönelin.
- Kuruyemişte porsiyon kontrolü yapın: Bir avuç yeterli.
- Alkol tüketimini sınırlayın: Mümkünse su veya soda ile birlikte için.
- Gece için hafif ara öğünler hazırlayın: Meyve ve yoğurt iyi bir alternatif.
- Bol su için: Her alkollü içeceğin ardından bir bardak su ekleyin.
- Hareket edin: Kısa yürüyüşler sindirimi destekler.
Yeni Yılın İlk Gününe Daha Zinde Başlamak
Yılbaşı gecesinden sonra da beslenme düzeninin önemli olduğunu hatırlatan Ertuğ, uyumadan önce bol su içilmesini öneriyor. Yeni yılın ilk günü kahvaltıyı atlamamak, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmek ve sıvı tüketimini artırmak vücudu toparlamaya yardımcı oluyor. Nar, kivi, portakal ve mandalina gibi antioksidan açısından zengin meyveler yorgunluk hissini azaltabiliyor. Gün içinde 2 fincan bitki çayı ve mümkünse açık havada tempolu bir yürüyüş, yeni yıla daha enerjik başlamanın anahtarları arasında yer alıyor.




