Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ), Türk dünyasının edebiyat ve düşünce hayatına damga vuran isimlerinden Cengiz Aytmatov’u anlamlı bir programla andı. Geçmişin Sesleri Kulübü’nün organizasyonuyla gerçekleştirilen etkinlikte, aynı zamanda “15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü” de kutlandı. Rektörlük Büyük Salonu’nda düzenlenen program, akademik çevrelerin yanı sıra öğrencilerden de yoğun ilgi gördü. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan etkinlikte, Türk dilinin ve edebiyatının ortak hafızasına vurgu yapıldı. Aytmatov’un yalnızca bir yazar olarak değil, Türk dünyasını bir araya getiren güçlü bir düşünce insanı olarak bıraktığı izler, günün ana eksenini oluşturdu.
Cengiz Aytmatov’un Edebî Mirası Masaya Yatırıldı
Programda, Cengiz Aytmatov’un edebî kişiliği ve Türk dünyasına kazandırdığı eserler kapsamlı biçimde ele alındı. Konuşmacılar, Aytmatov’un kaleme aldığı roman ve hikâyelerde insan, toplum ve kültür kavramlarını nasıl derinlikli bir şekilde işlediğine dikkat çekti. Eserlerinde gelenek ile modern hayat arasındaki çatışmayı ustalıkla yansıtan Aytmatov’un, bu yönüyle yalnızca kendi coğrafyasını değil, tüm insanlığı ilgilendiren evrensel mesajlar verdiği vurgulandı. Türk dünyasının ortak değerlerini edebiyat aracılığıyla görünür kılan yazarın, farklı kuşaklar tarafından okunmaya ve anlaşılmaya devam etmesinin önemi üzerinde duruldu.
Akademisyenlerden Türk Dili ve Kültürüne Vurgu
Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Doğan, Cengiz Aytmatov’un Türk dili ve edebiyatına sağladığı katkıları tarihsel bir perspektifle değerlendirdi. Aytmatov’un eserlerinde kullandığı dilin, Türkçenin zenginliğini ve anlatım gücünü yansıttığını ifade eden Doğan, yazarın kültürel belleğin korunmasında önemli bir rol üstlendiğini belirtti. Üniversitemiz Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Özher ise konuşmasında Aytmatov’un eserlerindeki düşünsel derinliğe değinerek, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türk dünyası açısından taşıdığı anlamı hatırlattı. Özher, dilin yalnızca bir iletişim aracı değil, aynı zamanda ortak bir kimlik unsuru olduğuna dikkat çekti.
Türk Dilinin Birleştirici Gücü Ön Plandaydı
Konuşmalarda, Cengiz Aytmatov’un Türk dünyası için bir kültür köprüsü olduğuna özellikle vurgu yapıldı. Yazarın eserleri aracılığıyla farklı coğrafyalarda yaşayan Türk toplulukları arasında güçlü bir bağ kurduğu ifade edildi. Program boyunca Türk dilinin tarihsel süreçte üstlendiği birleştirici rol sıkça dile getirildi. Katılımcılar, bu tür etkinliklerin genç kuşakların dil ve edebiyat bilincini güçlendirdiğini, aynı zamanda ortak kültürel mirasın yaşatılmasına katkı sunduğunu belirtti. Etkinlik, Türkçenin zenginliği ve taşıdığı değerlerin altının çizildiği değerlendirmelerle sona erdi.
Programın sonunda, katkılarından dolayı Prof. Dr. Orhan Doğan ve Prof. Dr. Sema Özher’e teşekkür belgeleri takdim edildi.




