Osmaniye’de yaşayan beden eğitimi öğretmeni İsmail Dinç, çocukluğunun geçtiği ve uzun süredir kullanılmayan babaevini yeniden hayata döndürerek dikkat çeken bir işe imza attı. Hatıralarla dolu evin bir odasını küçük bir atölyeye dönüştüren Dinç, burada tamamen el işçiliğiyle kuksa bardaklar üretiyor. Dağcılık ve doğa sporlarına olan ilgisiyle başladığı ahşap yolculuğu, zamanla huzur veren bir uğraşa dönüşmüş durumda. Ticari bir kaygı taşımadan, daha çok anıları yaşatmak ve doğayla bağ kurmak amacıyla üretilen kuksa bardaklar, özellikle kampçılar ve doğaseverler tarafından ilgi görüyor.

Osmaniye’de 100 çiftçiye %75 hibeli 1.500 plastik kasa dağıtıldı
Osmaniye’de 100 çiftçiye %75 hibeli 1.500 plastik kasa dağıtıldı
İçeriği Görüntüle

Osmaniye’de Babaevi Atölyeye Dönüştü Kuksa Bardaklar Hatıralardan Doğuyor (2)-6

Babaevinde ahşapla gelen yeni bir hayat

41 yaşındaki İsmail Dinç, çocukluğunun izlerini taşıyan babaevini tadilattan geçirirken, geçmişle bağını koparmamaya özellikle özen gösterdi. Uzun süredir atıl durumda olan evin bir odasını atölyeye çeviren Dinç, eski eşyaları da koruyarak mekânı adeta yaşayan bir hatıra alanına dönüştürdü.

Atölyede hem antika eşyalar sergileniyor hem de ahşap çalışmalar yapılıyor. Dinç, bu ortamın kendisine huzur verdiğini, geçmişle bugün arasında doğal bir bağ kurduğunu söylüyor. Ahşapla uğraşmanın, yoğun iş temposu arasında nefes almak için önemli bir alan oluşturduğunu da özellikle vurguluyor.

Dağcılıktan kuksa bardaklara uzanan yol

Dağcılık sporuna duyduğu ilgi, İsmail Dinç’i ahşapla daha yakından tanıştıran temel etkenlerden biri oldu. Doğada kullanmak amacıyla kendisine ahşaptan bir bardak yapma fikriyle yola çıkan Dinç, ilk denemelerinden olumlu geri dönüşler aldı.

Zamanla kuksa bardak yapımında kendini geliştiren Dinç, doğal ve geleneksel yöntemlerle üretim yapmaya başladı. Her bir kuksa bardağın kendine özgü bir dokuya ve hikâyeye sahip olduğunu ifade eden Dinç, el emeğinin değerinin de bu noktada ortaya çıktığını dile getiriyor. Kuksa bardakların yanı sıra ahşap kaşıklar ve küçük dekoratif ürünler de atölyede üretiliyor.

“Burası ticaret değil, huzur yeri”

Ürettiği el emeği kuksa bardakların çevresinden yoğun ilgi gördüğünü söyleyen İsmail Dinç, bu ilgiyi bir ticari faaliyete dönüştürmek istemediğinin altını çiziyor. Zaman buldukça üretim yaptığını belirten Dinç, asıl amacının keyif almak ve sevdiklerine anlamlı hediyeler hazırlamak olduğunu söylüyor.

“Burası kar amacı güden bir yer değil” diyen Dinç, babaevinde geçirdiği zamanın kendisi için bir terapi niteliği taşıdığını ifade ediyor. Ahşabın doğallığıyla buluşan bu sade atölye, hem geçmişin izlerini yaşatıyor hem de üretmenin verdiği huzuru bugüne taşıyor.

Kaynak: İHA