Osmaniye’nin Eski Çarşısı
Osmaniye'nin şehir merkezinde, modern yapıların aksine hala ayakta kalmaya çalışan bir çarşı var. Her dükkan başka bir geçmiş ve hikaye taşıyor. Burası eski çarşı. Her köşesi ayrı bir hikaye barındıran bu çarşı, günümüzde hala geçimini sağlayan esnaf ile tarihimizi taşımaya ve simge haline gelmeye devam ediyor. Dışı yorgun, her köşesi ayrı bir hikaye, her dükkanı başka bir hikaye taşıyan bu çarşıda, esnaflar sadece geçimlerini sağlamakla değil, şehrin tarihini simgelemeye devam ediyor. Sokaklarına adım attığınız anda kültürün ve geçmişin kokusunu hissediyorsunuz.

Tüm ülkeye yayılmış olan AVM kültürünün tam tersine, burada insan sesi hala ön planda. Her sabah kepenklerini açan esnaflar, dükkanlarının önünü süpürürken sadece temizlik yapmıyor; yılların alışkanlığıyla şehre olan sadakatlerini ve bağlılıklarını sürdürüyorlar. Burası sadece ticaret yapılan bir çarşı değil, Osmaniye'nin sessiz ama derin hafızasının olduğunu hissettiren bir nokta.

Tarihi Dokunun Kalbinde Bir Yaşam Mücadelesi
Osmaniye Eski Çarşısı’nın her taşı, her çatlağı yılların izini taşıyor. Bu çarşıda zaman, modernliğin hızına yetişmiyor belki ama kendi ritminde yaşamaya devam ediyor. Buradaki esnafın çoğu kuşaktan kuşağa geçen dükkânlarda çalışıyor. Dededen toruna aktarılan meslekler, bu dar sokaklarda nefes almaya devam ediyor. Bazı dükkanlar 60 yılı aşkın süredir açık. Kimileri terzi, kimileri kalaycı… Modern çağda unutulmaya yüz tutmuş zanaatler burada hâlâ yaşıyor.
Geleneksel esnaflar, sadece ekonomik kazanç için değil, bir kültürü yaşatmak için ayakta kalıyor. Her müşteriyle kurulan diyalog, sadece alışveriş değil; bir bağ kurma çabası. Bu sokaklarda alışveriş, bir selamla başlar, bir hatır soruşla devam eder.





